Wednesday, December 28, 2011

3 Movies and 3 Reasons To Watch Them

Wednesday, December 28, 2011 2 Yorum

                                                                              SUBMARINE

15 yaşındaki Oliver Tate' in iki önemli amacı var: Ailesinin evliliğini korumak ve bir dahaki doğum gününe kadar bekaretini kaybetmek.

(Fifteen year old Oliver Tate has two important goals: To save his parents' marriage and to lose his virginity before his next birthday.)




3 Reasons To Wacth Submarine:


1) Artric Monkeys ve The Last Shadow Puppets'ten tanıdığımız İngiliz Alex Turner ve besteleri.

( British musician Alex Turner ( Artric Monkeys, The Last Shadow Puppets) and his music.


2) Richard Ayoade tarafından yaratılmış başarılı hipster atmosferi.

 (Succesfully created hipster atmosphere by Richard Ayoade.)


3) Polaroid kamera, daktilo ve 90' larda çocuk olanların yakından bildiği kaleydoskop.( çiçek dürbünü)


(Polaroid cameras, typewriters and kaleidoscopes.)



Oliver' ın kız arkadaşı Jordana karakterini canlandıran Yasmin Paige...

(Olivers' girlfriend Jordana.. ( Yasmin Paige))



                                                                        ALBERT NOBBS


Albert Nobbs Glenn Close'un erkokolarak yaşamayı seçtiği bir kadın rolünü canlandırdığı, güzel bir dönem filmi.. Bu rolüyle Glenn Close oscarı hakediyor.

(Albert Nobbs is a beautiful period movie starring Glenn Close as a woman who choses to live her life as a man. She deserves an oscar for her performance.)


3 Reasons To Watch  Albert Nobbs:
1) Glenn Close' a neden saygı duymamız gerektiğini bir daha hatırlamak.

(To remember once again why we should respect Glenn Close.)


2) Janet Mc Teer'ın harika yardımcı kadın / erkek oyuncu performansına şahit olmak.

(Great supporting actress performance of Janet Mc Teer.)

3) Ve filmin anlamlı mottosu: '' Dear Jesus, I don't know why everyone has to have such miserable lives.''

(And meaningful motto of the movie: Dear Jesus, I don't know why everyone has to have such miserable lives.'')



                                                                     FRANKİE AND ALİCE


Gerçek bir hikayeden uyarlananFrankie and Alice' te Halle Berry çoklu kişilik bozukluğu olan bir striptizciyi canlandırıyor. 1970 lerde Los Angeles'ta geçen filmde kendini zaman zaman beyaz sanan bir siyah ve küçük bir kız çocuğu gibi kişilik bölünmeleri olan Halle Berry' e  ünlü aktör Stellan Skarsgard Doktor Oz rolüyle eşlik ediyor.

(Frankie and Alice is inspired by a true story of a strip dancer who deals with multiple personality disorder. It takes place in the 1970s Los Angeles and is about a black stripper who sometimes believes that she's a  racist and sometimes a little girl. 
The famous actor Stellan Skarsgard starring as Doctor Oz.)


3 Reasons To Watch Frankie And Alice:


1) Film psikolojik drama sevenler için güzel bir örnek.

(The movie is a beautiful case for  psychological drama lovers.)


2)  Halle Berry ve canlandırdığı karakterler.

(The characters created succesfully by Halle Berry's great acting.)

3)  Frankie And Alice moda ve müzik açısından ilham verici ayrıntılarla dolu. The Everly Brothers Bye Bye Love dinlemenizi de tavsiye ederim.

(Frankie and Alice full of a lot of  inspiring details about fashion and music. I recomend you listen to Bye Bye Love by The Everly Brothers.)









Saturday, December 17, 2011

A Single Man by Tom Ford

Saturday, December 17, 2011 9 Yorum

İzlediğim yüzlerce filmin arasından kendisini asla unutturmayan ve her izleyişimde farklı detaylarla büyülendiğim bir başyapıt Tom Ford' un A Single Man'i..  Christopher Isherwood' un kitabından uyarlanan filmde Tom Ford'un sanatçı kişiliği o kadar çok hissediliyor ki, çirkin herhangi bir şey asla göremiyorsunuz. Herşey güzel, estetik ve  adeta cennetten çıkmış gibi kusursuz. Bu filmi izlerken kendinizi sinematografik açıdan nirvanaya ulaşmış sayabilirsiniz.

(A Single Man by Tom Ford is one of the best movies i've ever seen, it's magnificent and unforgettable. Every time i see the same movie i realise another fascinating detail about it. While you're watching the movie which is based on a Christopher Isherwood's book, you feel that Tom Ford is a real 'artist' as every single scene is a piece of art. Everything about this movie is aesthetic and perfect like it has been touch by someone from heaven. You reach cinematographic nirvana while you are watching the movie.)



Film 1960'larda Amerika'da yaşayan İngiliz Profesör George Higgins' in (Colin Firth) 16 yıldır beraber olduğu hayat arkadaşı Jim'i trafik kazasında (Matthew Goode) kaybedişini ve bu acıyla başa çıkmaya çalışırken yaşadığı yalnızlık, boşluk ve çelişkilerini anlatıyor.

(The movie is about a British professor George Higgins (Colin Firth), who lives in US thru 1960s, His partner of 16 years, Jim (Matthew Goode) dies in a car accident and the movie is all about him dealing with this pain, the emptiness it comes with it and the paradox that caused by his loneliness.)


 Bu dönemde Profesör Higgins' e arkadaşı Charley ( Julianne Moore) destek oluyor.  Profesör Higgins'in hayatına öğrencilerinden Kenny (Nicholas Hoult) ' nin dahil olmasıyla ilginç olaylar gerçekleşiyor.

(During this period of pain George gets a lot of suppert from his  friend Charley (Julianne Moore). Everything becomes more interesting when one of his students Kenny (Nicholas Hoult) gets involved with professor's life.)


 Ayrıca filmin zengin bir aforizma kaynağı ve eşsiz bir moda rehberi olduğunu da söyleyebilirim.

(Also i can say that the movie has a strong source of aphorism and it's a unique  fashion guide.)

            ''Experience is not what happens to a man, it is what a man does with that.''
                                                                                           -Aldous Huxley-


Colin Firth bu filmden sonra artık başrol oyuncusu olduğu mesajını adeta bütün dünyaya veriyor. Julianne Moore' un canlandırdığı histerik Charley karakteri ise gerçekten daha iyi olamazdı.

(It's absolutely clear with this movie that Colin Firth is a brillant leading actor who is acknowledged by the whole film industry. Also Julianne Moore acting is the hysterical friend Charleyis a magnificent performance.)


Özellikle Charley' nin evinde geçen sahnelerde iki usta oyuncu da inanılmaz.

(Especially the scenes took place at Charley's house, absolutely fantastic.)


Filmin sinematografisinde beni en çok büyülen renklerin Profesör Higgins' in ruh haline göre bir canlanıp bir solmasıydı. Buna dikkat ederek izlemenizi tavsiye ederim. Bu anlamda görüntü yönetmeni Eduard Grau kusursuz bir şaheser yaratmış.

(I suggest you pay extra attention to the cinematography of this film. Iwas fascinated by the work of  Eduard Grau ( director of photography) as the colours fade according to Gerorge's emotional state.)





Thursday, December 15, 2011

Arka Oda

Thursday, December 15, 2011 6 Yorum
 

Kadıköy Barlar Sokağı'nın yıldızı Asmalımescit'te devam eden masa yasağıyla beraber yeniden parlamaya başlıyor. Sokak hafta içi olmasına rağmen gençler tarafından tercih edilen popüler bir lokasyon. Benim de yıllar önce dershane zamanlarımdayken vakit geçirmekten keyif aldığım favori mekanım Arka Oda...

(Because of the restrictions in Asmalımescit, Street of Bars in Kadıköy is a shining star again. Even on a week day the street is a popular destination for young people to hang out. A little while back, when i was attending the high school, i spent quite a bit of time at one of the  favourite spots of mine Arka Oda in Street of Bars .)


En son kaç sene önce gittiğimi bile hatırlamadığım bu yeri, bugün nostaljik bir gezi yapıp ziyaret ettim. Müzikler hala çok iyi, o muhteşem dekorasyonu eklenen bir kaç vintage eşya ile daha da geliştirilmiş. Özellikle bu koltuklar o kadar rahat ki, otururken kendinizi adeta evinizde hissediyorsunuz.

(I don't even remember after how many years, i managed to arrange a little nostalgic trip today and visited this beautiful cafe / bar. The music they play is still very good and the interior has been improved with the vintage objects added to the scene. Esepcially the seatings are so comfortable, it felt like at home as soon as settled on the armchair.)


Kadıköy' ün o yorucu kalabalığından uzaklaşmak isterken, kendinizi modern görünüşlü bir kapıdan içeri girerken buluyorsunuz. Ancak içerisi beklenmedik şekilde retro ve kesinlikle çok iyi hissettiriyor!

(When you decide to get away from the tiring crowd on streets of Kadıköy, you enter thru a modern looking door which takes you to a retro lounge and it feels so right!)



Arka Oda'yı sürekli ziyaret edenler bilirler. The Smiths'ten Some Girls Are Bigger Than Others' ı dinlediğinizde size burayı hatırlatır. Bu gidişimde şarkının çalmayışı beni şaşırttı. Ama bir daha ki gidişimde çalacağına hiç şüphem yok. Ayrıca Arka Oda genç ve fazla duyulmamış ama kaliteli müzik yapan grupları destekliyor ve bir çok özel partiye de ev sahipliği yapıyor. Fikir edinmeniz için 'elektroclash' ağırlıklı çok çalanlar listesi şöyle:

(The regular visitors of Arka Oda would understand how it reminds me of the place when i listen 'Some Girls Are Bigger Than Others' by The Smiths. Suprisingly, this time i was there it wasn't played yet. I'm sure it'll be playing next time i pay my visit. Also Arka Oda is very keen to support young / unheard bands if they are making good music and hold special events to music lovers. Most played songs are usually in 'electraclash' style is a little list for you to get an idea:)


Former Ghosts-Us And Now
Brontide- Matador
Oneida- Thank Your Parents
Oichuung- Tripitaka
Factory Floor- View Too Much
Jeans Wilder- Sparkler
The Tammys- Gypsy
Koes Plus- Derita
Peaking Lights- All The Sun That Shines
Arthur Russell- Instrumentals Vol.1


 
Kadife Sokak No:18 Kadıköy
http://www.arkaoda.com/

Wednesday, December 7, 2011

Temple Grandin / Different But Not Less!

Wednesday, December 7, 2011 4 Yorum

Otizm problemi olan Temple Grandin' in hayat hikayesinin anlatıldığı bu film, otizmli genç bir kadının gerçek dünyasını, olaylara bakış açısını, insanların otizm hastalarına yaklaşımını ve toplumda otizm rahatsızlığı ile yaşamanın hiç bilmediğmiz yönlerini gözler önüne seriyor.  Filmi izlerken çevremde otizm problemi olan birini tanımamama rağmen oldukça duygulandım. Eminim film yakınlarında otizm olan insanlarda çok daha büyük bir etki bırakıyordur. Onların yaşadıklarının ufak bir kısmına kısa süreliğine bile olsa şahit olup, onları anlamak çok önemli.


Bu anlamda film sizi derin bir içsel yolculuğa götürüyor ve hayatın gerçekleri üzerine düşündürüyor. Film bana izledikten sonra  Forrest Gump' ı hatırlattı. Gelecekte Forrest Gump gibi bir başyapıt olarak anılacağına  hiç şüphem yok. 2010 yapımı film Tv filmi olsa da kısa zamanda geniş bir kitlenin dikkatini çekmiş.


Clair Danes' e Golden Globe ödülü kazandıran başrol karakteri Temple Grandin, Colorado State University' de profesor. Aynı zamanda otizm ve ABD' deki hayvan çiftlikleri ile ilgili önemli çalışmaları bulunuyor. Kendisi istisna bir otizm vakası olsa da, en azından ve en önemlisi otizm problemlilere ve yakınlarına geleceğe dair umut vaadediyor.




Bu film ne kadar çok film izlemiş olursanız olun, her zaman aklınızda kalacak ve her yeni bir kapıyla karşılaştığınızda, arkasında sizi iyi bir şeylerin beklediğini bilerek; 'Bir kapı açıldı ve ben o kapıdan girdim.' diyeceksiniz.





Sunday, December 4, 2011

101 Things to Buy Before You Die

Sunday, December 4, 2011 0 Yorum

Maggie Davis ve Charlotte Williamson' ın yazdığı 101Things to Buy Before You Die isimli kitapta giysiler, yemek ve içki, sağlık ve güzellik, ev dekorasyon, aksesuar ve ayakkabı gibi alanlarda klişeleşmiş, ölmeden önce sahip olunması gereken objelerden bahsediliyor. Bu kitabın 101 Things to Do Before You Die gibi versiyonları da var ama yazarları gibi alışveriş tutkunları için bu kitaba bakmak hem çok keyifli hem de ilham verici! Kitabın bazı bölümlerinden seçtiğim favorim olan10 Things to Buy Before You Die...

                                                                    Cadolle Lingerie House

                                                         Cadolle's Cara Underwear

19. yüzyılın sonunda 'Bella Epoque' zamanında Hermini Cadolle tarafından icat edilen sütyenle başlayan macera 6 kuşaktır kadınların aşkı olmaya devam ediyor. Paris' teki  Galeries Lafayette 'e gittiğiniz zaman buradan bir iç çamaşırı sahibi olmak için mutlaka Cadolle Lingerie House' a uğrayın.


Coco Chanel' in kadınlara armağanı küçük siyah elbisemiz her zaman hayatımızı kurtarmıştır ve kurtaracaktır. Ne giysek diye emin olamadığımız her yere şık ve tarz olma garantisiyle işte bu küçük siyah elbiseyi giyebiliriz. Kitapta Lanvin veya Chanel LBD  tavsiye ediliyor ama bence markası hiç önemli değil.

                                                               Charade - 1963
Raincoat' ta LBD gibi herkesin dolabında olması gerekenlerden biri. Özensiz ve acele giyindiğiniz bir zamanda güzel bir kamuflaj olabileceği gibi, sevgilinize asla unutamayacağı bir süpriz de olabilir.. Kitapta Burberry raincoat tavsiye edilmiş. Tabii ben markayım diye bağıran kıyafetleri giymekten hoşlananlar için!


LBD ve Raincoat' ta herhangi bir marka olmasına takılmazken gelinliğimiz Vera Wang olsa hiç fena olmaz!



Porselenlere olan merakım gün geçtikçe büyüyen koleksiyonumla devam ediyor. Eğer bir porselen koleksiyonunuz varsa ya da porselen seviyorsanız bunlara Paul Smith tarafından Thomas Goode için tasarlanmış olanları da eklemek isteyebilirsiniz!

                                                   Smalterie Metallurgiche Emiliane Guastalla



1948 yılında İtalyan mutfak aletleri üreticisi Vittorio Bertazzoni tarafından kurulan SMEG baktığınızda sadece buzdolabı gibi görünse de son zamanlarda özellikle yalnız yaşayanlar Smeg buzdolaplarını giysi dolabı olarak ta tercih ediyor. Eğer ikinci el almak isterseniz daha önce bahsettiğim  Dank! ' tan daha ucuza sahip olabilirsiniz.

                                                           Yamaha Baby Grand

Piyano sadece çalındığında sizi büyülemekle kalmıyor. Aynı zamanda güzel bir dekorasyonun da önemli bir parçasını oluşturuyor.



İnci kolye bize annemiz, anneannemiz ya da daha üst kuşaklardan kalan manevi değeri yüksek yadigarlardandır. İnci kolye bir kadının en önemli ve zarif aksesuarlarından biridir. Bu yüzden ailenizden sahip olma şansınız yoksa mutlaka elde edinmeye bakın.

                                                             Pashley Princess Sovereign

Bisikletsiz bir insan düşünmek mümkün değil! Herkesin hayatında en az bir bisikleti mutlaka olmuştur.


Vespa arabanın tek ulaşım aracı olduğunu düşünmeyenler için vazgeçilmez bir klasik!




Saturday, November 26, 2011

Contemporary İstanbul 2011

Saturday, November 26, 2011 3 Yorum

Tartışmasız en iyilerin olduğu çağdaş sanat fuarı Contemporary bu yıl da en popüler ve en kaliteli organizasyon olma yolunda sağlam adımlar attı. Büyük ilgi gösterilen fuarı dün ziyaret edebildim ve oldukça kalabalık olduğunu söyleyebilirim. Ama bu kalabalık Tüyap' ta olduğu gibi sizi engelleyecek cinsten değil, yani boş bir kalabalık yok ve insanlar başka insanlara engel olmama konusunda oldukça duyarlıydılar. Henüz gidemeyenler için en önemli tavsiyem sakın aç gitmeyin. Çünkü yiyecek seçeneğiniz neredeyse yok ya da korkunç pahalı. Bunun dışında planlama, organizasyon ve ilgililer, kısacası her şey son derece profesyoneldi. Özellikle fotoğraf ta çekecekseniz fuarı hissede hissede gezmeniz en az 3 saatinizi alıyor. Fuardan ayrılırken hissetiğiniz sanatsal tatmin paha biçilemez cinsten.


                                         















Copyright © Venus En Me